Ses cihazlarına ve hoparlörlere cevaplarını frekans spektrumunun en üst ve en alt uçlarına kadar genişletmelerine ve aynı zamanda tonal dengelerini koruyarak daha gerçekçi bir ses sahnesi yaratmalarına yardımcı olmak amacıyla yepyeni bir kablo serisi ürettik. Bu kablo serisi Atlantis’tir.
Her şey nasıl başladı… Müzik ve ses mühendisliğinin muhteşem dünyasına girerek yolculuğumuza başlayalı birkaç yıl olmuştu. Başta, koşullarımız ideal olmaktan çok uzaktı, zira oldukça küçük bir stüdyoda, çoğu zaman çabalarımızın sonuçsuz kalmasına sebep olan çok eski ve kalitesiz kayıt cihazlarıyla çalışmak zorundaydık. Fakat müzik tarihinin milyonlarca sayfalık kitabına birkaç sayfa ekleyebilme olanağına sahip olduğumuzu hissettiğimizden, bu zorlu süreç bize büyük bir coşku ve heyecan veriyordu. Yine de, heyecan bir yana, elde ettiğimiz son kopyaların ses kalitesi konusunda çoğu zaman hüsrana uğradığımı çok net bir şekilde hatırlıyorum. Bazen orta bantta kolorasyonlar oluyor, bazen ise rahatsız edici biçimde detaydan yoksunluk yaşanıyor ve üstüne üstlük bunlar yetmezmiş gibi, eski ve kısıtlı yetilere sahip ekipmanlar tarafından üretilen sinir bozucu distorsiyonlar oluşuyordu. Motivasyon Aradan birkaç yıl geçtikten sonra, stüdyomuz o zamanın en iyi ve en pahalı cihazlarıyla donatılarak modernize edildi. Ancak bu sinir bozucu distorsiyonların bir kısmının halen varlığını gösteriyor olması gerçekten çok garipti. Etkili bir çözüme ulaşmayı hedefleyerek, stüdyomuzda bulunan cihazlar ve elektronik ekipmanlarla farklı kombinasyonlar oluşturmak suretiyle, birçok dinleme testi yapmaya bizi iten de bu oldu. Bu testler sonucunda ses kalitesinde hemen fark edilebilir bir iyileşme sağladık ve teknik özellik bakımından uygun, kaliteli kablolar kullandıktan sonra kulağa gelen tüm distorsiyonlar da bir anda yok oldu. İşte 2005 yılında bizi motive eden ve talepkâr ses mühendisleri ve cihaz üreticileri için çok kaliteli kablolar üretmekte uzmanlaşmış bir firma kurmaya bizi sevk eden de bu oldu. Sonuçta çok tatmin edici sonuçlar aldık ve ürünlerimizin gördüğü talep, başlangıçtaki beklentilerimizi aştı. Zorluklar Bize zor gelen aslen, talepkar odyofillerin güvenini kazanmaktı. Bu küçük pazara birçok yatırım yapmamız gerektiğinin de farkındaydık. Ancak sürekli mükemmeliyeti arıyor oluşumuz, müzik sevgimiz ve high-end sese olan büyük tutkumuz bizi 2007 yılında Signal Projects firmasını kurmaya yöneltti. Amacımız Signal Projects, tek amacı orijinal deneyime çok yakın, kesinliğe sahip bir yeniden üretim yaparak, dinleyicileri gerçekliğe bir adım daha yaklaştırmalarında ses ve görüntü cihazlarına yardımcı olacak, üstün kalitede kablolar üretmek olan bir firmadır. Sofistike tasarıma, etkin bir yalıtıma sahip, yüksek saflıkta malzemelerin bileşiminden oluşan, ileri düzey koruma tekniklerinin uygulandığı ve üstün yapım kalitesinden meydana getirilen kablolarımız, sinyallerin mümkün olabilecek en düşük seviyede parazitle iletilmelerine yardımcı olmakta ve hangi fiyat kategorisinden olursa olsun, her türlü yeniden ses üretim cihazı için ideal bir bağlantı imkânını sunmaktadır. Felsefemiz Birçok insan ürünün kendisinin basitliği ve sadeliğinden dolayı bir ses kablosu üretmenin karmaşık bir süreç olmadığına inanıyor. Buna ek olarak, herkesin basit bir tel, bir set fiş ve lehimle herhangi bir kablo üretebilecek olduğu gerçeği de onların bu fikirlerini daha da pekiştirmeye yarayan bir faktör hiç şüphesiz.
Fakat kendimize karşı dürüst olursak, yukarıdaki düşünce tarzının, amacın yalnızca iki cihaz arasında basit bir bağlantı yapmak olduğu durumlarda geçerli olduğunu kabul etmemiz gerekir. Öte yandan, ses sistemlerinin performansını daha da iyileştirmek ve böylelikle dinleyicileri gerçekliğe daha yaklaştırmak amacıyla yeniden üretim ekipmanlarına yatırılan ciddi miktarda paraları düşünürsek, o zaman basit bir kablo uygulamasına bu bakımdan güvenmenin hiç de akıllıca olmayacağını görürüz.
Yeniden üretim cihazlarının performanslarını en üst seviyeye taşımak ama aynı zamanda sessel karakteristik özelliklerine de hiç etkide bulunmamak için göz önünde bulundurulması gereken çok sayıda faktöre bağlı olarak, kablo üretme sürecinin gitgide daha da zorlaştığına inanıyoruz. Kablo yapımı sürecinde rezistans, kapasitans, empedans, indüktans, yüzey etkisi, güç kaybı, yakınlık etkisi ve daha birçok faktör ve aynı zamanda korumanın, topraklamanın, yalıtımın ve genel yapım kalitesinin yetkinliği çok ciddi biçimde ele alınmalıdır.
Biz Signal Projects olarak hiçbir şeyi şansa bırakmıyoruz…