Electrocompaniet ECG 1 Reference belt drive turntable

Electrocompaniet ECG 1

ECG 1 Electrocompaniet’in ürettiği ilk pikaptır. Ürünün tasarımı Electrocompaniet’in CEO’su Mikal Dreggevik’e aittir.

ŞASİ: Electrocompaniet ECG-1 üç katmandan oluşan sandviç tipi bir yapıya sahiptir: Akriliğin iç yalıtımından, alüminyumun sertliğinden yararlanmaktadır. Farklı materyallerin kullanılmasından oluşan bu sandviç yapısı iç titreşim yalıtımını daha da arttırır, böylece şaside hiç bir rezonans sorunu olmaz.

DÖNER TABLA: ECG 1’e plaklarda kullanılan vinil malzemeye çok benzeyen, akrilikten yapılmış bir döner tabla yerleştirilmiştir. Bununla herhangi bir tabla matı kullanmaya gerek kalmaksızın plağın doğrudan tabla üzerine yerleştirilebilmesi amaçlanmıştır. Böylelikle iki parça arasında “güçlü” bir bağlaşım sağlanmakta, yani esasen LP “tablanın bir parçası” haline getirilmektedir. Tablada kullanılmış olan akrilik malzeme iyi bir iç yalıtıma sahiptir, böylece metal bir tabla gibi “çınlama yapmaz”.    

MOTOR: ECG-1 pikaba, iki fazlı bir düşük harmonikli analog sinüs dalgası kontrolü tarafından mükemmel şekilde idare edilen bir 24 Volt Alternatif Akım eşzamansız motor yerleştirilmiştir. Bir Alternatif Akım motoru çok hassas olup, motor kumandasının frekansını bir Doğru Akım motorun yaratacağı komplikasyonlar olmaksızın ve fazla mühendislik çabasına gerek olmaksızın izler.   

PİKAP KOLU: ECG-1’e Jelco SA-750EB pikap kolu yerleştirilmiştir. 4 ila 12 gram ağırlığındaki fono kartuşlarını taşıyabilir.

FONO KARTUŞU: Electrocompaniet’in kendi üretim tesisi içinde kendi fono kartuşlarını üretme imkanı bulunmamaktadır. Bu sebeple kartuşların geliştirilmesi ve üretimi Amerikalı üretici Sound Smith tarafından yapılmıştır, ancak ürün Electrocompanient belirttiği teknik özellikler dikkate alınarak üretildiğinden OEM (Orijinal Cihaz Üreticisi) ürünü kategorisine girmektedir. Sound Smith Moving Micro Cross (MMC) kartuşların yapımında uzmanlaşmış bir firma olduğundan Electrocompaniet kartuşlarda da bu teknoloji kullanılmıştır.  

Teknik özellikler

Tahrik sistemi: Dış (yuvarlak) lastik kayış tahriki

Motor: 24V AC senkron motor

Hızlar: 33 1/3 - 45-78 RPM

Hız seçimi: Elektronik olarak tamamen düzenlenir

Tabak: 12 ”/ 2.8 kg akrilik

PIKAP KOLU 

Kullanım: Manuel

Profil: S biçimli

Headshell: (SME-mount)

Verimli uzunluk: 258 mm

Çıkıntı: 15.17 mm

Ofset açısı: 21˚

İzleme hatası - açı: 1.75˚ – 1.25˚

Kartuş ağırlığı: 4–12 g

Kartuş yüksekliği: 38–60 mm

Hareketli kütle: 21 g (kartuş vidaları (0,5 g))

Boyutlar (G × D × Y): 46,5 × 36 × 15,3 cm

Ağırlık: 14,3 kg

Sandviç yapı

Electrocompaniet ECG-1, üç katmandan oluşan bir sandviç yapıdır: akrilik ve alüminyum, akrilikteki dahili nemlendirmeden ve alüminyumun sertliğinden yararlanır. Farklı malzemeleri ile bu sandviç yapı, iç titreşim sönümlemesini daha da arttırır, bu nedenle şasinin rezonans problemleri olmaz.

En iyi akrilik

1973 yılındaki bir AES konferansında Dr.Matti Otala, kendisinin Transient Intermodulation (TIM) adını verdiği bir distorsiyonu tarifleyen bir belge sunmuştu. Norveçli bir kayıt ve yayın yapımcısı olan ve aynı zamanda da çok meraklı bir odyofil olan Svein Erik Børja da bu konferansta bulunuyordu.

Dr.Otala’nın TIM üzerine verdiği seminer sayesinde Svein Erik ses amplilerinde karşılaştığı işitilebilir kusurlara dair bir açıklamaya kavuşmuştu. Svein Erik Børja AES’ten aldığı belgeleri Electrocompaniet’e getirerek Dr.Otala’nın ve Dr.Jan Lohstroh’un kuramına dayanarak bir ampli üretip üretmeyeceğimizi sordu. Bunun üzerine birkaç tane prototip ampli üretildi ve elde edilen ses, transistörlü amplilere kıyasla umut vericiydi.   

Fakat Svein Erik Børja mükemmeliyetçi bir insan olarak, bu ampli tasarım yaklaşımının çok daha büyük bir potansiyele sahip olduğunu hissetmeşti. O zamanlar high-end ses tasarımları hakkında pek fazla şey bilmiyorduk. Bu da araştırmamıza tarafsız bir bakış açısı kazandırmıştı ki bunun amplinin başarısına büyük katkıda bulunduğuna inanıyoruz. O zamanki ses tasarımcılarımızı  yeni “TIM’siz” ekolü diye adlandırılabilecek ekolün ilkleri olarak görüyoruz.    

Bunu izleyen 3 yıl daha fazla araştırma ve tasarımın geliştirilmesiyle geçti. Bu süre boyunca duyduğumuz şeyi pratik tasarım parametrelerine, frekans cevabına, vs. çevirecek yeni bir dil yaratmak zorunda kaldık. Transistörün normal DC karakter özelliklerinden ziyade AC (müzik) niteliklerini daha iyi tanımlayacak yeni bir metamatiksel denklem geliştirdik.    

Bu çalışmanın sonucunda ilk 2x 25W ünitemiz olan “The 2 Kanallı Ses Güç Amplisi” ortaya çıktı. Çalışmamız 1976 yılında Amerika’da bu konuda kutsal kitap sayılan The Audio Critic dergisince ürünün test edilip, şunların yazılmasıyla onanmış oldu:

“Ses delileri – çatlayın patlayın! Bu dünyanın en iyi ses veren amplisi.”

Bu ilk zamanlardan bugüne, Electrocompaniet’in tasarımları giderek gelişmiş ve ürün yelpazemiz daha da genişlemiştir. Bugün 50’den fazla ülkede temsilciliklerimiz mevcut ve ürünlerimiz ses endüstrisindeki en iyi ürünlerin arasında görülmektedir.   

Bizi o ilk günlerde harekete geçiren vizyonumuza halen sadığız:

Eğer müzik gerçekten önemliyse... 

Electrocompaniet